46 / 108
44
KATILIM BANKALARI 2016
GENEL SEKRETER İLE RÖPORTAJ
2016 yılında da küresel ekonomik
büyüme ve ticaret hacmi beklenen
seviyelere ulaşamamıştır. Bu durumu nasıl
yorumlarsınız?
2016 yılı önümüzdeki süreci etkileyebilecek
gelişmelerin yaşandığı bir dönem olarak
geride kalmıştır.
Gelişmiş ülkelerin kalıcı büyüme rotasına
giremediği, gelişmekte olan ülkelerin ise
küresel belirsizlikler karşısında en fazla
etkilenen grup olmaya devam ettiği
gözlenmiştir. 2016 aynı zamanda, küresel
ticaret hacminin düşük seviyede seyrettiği bir
yıl olmuştur.
İngiltere’nin AB’den ayrılma (Brexit) kararı
alması ve ABD seçimlerinin sürpriz şekilde
sonuçlanması dünya genelinde yankı
uyandırırken, Orta Doğu kaynaklı jeopolitik
gelişmeler, petrol fiyatlarındaki yükseliş
eğilimi, Amerikan Merkez Bankası (Fed)’nın
faiz artışına gitmesi ve 2017 yılına yönelik
beklentiler ile ABD dolarının özellikle
gelişmekte olan ülke paralarına karşı aşırı
değerlenmesi gündemin öne çıkan konu
başlıkları olmuştur.
Nisbi bir toparlanmaya rağmen gelişmiş
ülkelerde büyüme kalıcı olarak yukarı yönlü
ivme kazanamazken, AB ve Japonya’da
ekonomik faaliyeti canlandırmak amacıyla
gevşek para politikası uygulamalarına devam
edilmiştir.
2016 yılının ilk yarısında İngiltere’nin
AB’den ayrılma kararı, küresel ekonomiye
ve AB’nin geleceğine yönelik kaygıları
artırmıştır. Buna mukabil, AB’de büyüme
oranının, küresel krizin başladığı 2008’den
bu yana ilk kez ABD seviyesini az da olsa
aşmış olması sürpriz bir sonuç olmuştur.
Büyümede gözlenen hareketlenmeye
rağmen, AB ekonomilerinde devam eden
düşük enflasyon-zayıf talep döngüsünün
reflasyonist bir tehdit oluşturmaya devam
ettiği göz ardı edilmemelidir.
2016 yılında da küresel para politikalarına
dair belirsizlikler finansal piyasalardaki
oynaklığın devam etmesine, gelişmekte
olan ülkelerin de finansal varlık fiyatlamaları
ve risk prim göstergelerinin olumsuz
etkilenmesine yol açmıştır.
Propaganda dönemi boyunca korumacı ve
müdahaleci ekonomi politikalarını savunan
Trump’ın yeni ABD Başkanı seçilmesi; küresel
iklimin değişeceğine dair ipuçları verirken,
belirsizlik olgusunun derinleştiği izlenmiştir.
ABD’de güçlenen ekonomik büyümeye
paralel, Fed’in 2016 yılının son toplantısında
politika faizini 0,25 puan artırması ve bunun
yanı sıra, ekonomideki olumlu gelişmelere
bağlı olarak 2017 yılında iki yerine üç faiz
artırımına gidebileceğinin işaretini açıkça
vermesi, ABD dolarının diğer ülke para
birimlerine karşı değer kazanmasını daha da
hızlandırmıştır.
2016 yılı önümüzdeki süreci
etkileyebilecek gelişmelerin
yaşandığı bir dönem olarak
geride kalmıştır.
Gelişmiş ülkelerin kalıcı
büyüme rotasına giremediği,
gelişmekte olan ülkelerin ise
küresel belirsizlikler karşısında
en fazla etkilenen grup olmaya
devam ettiği gözlenmiştir. 2016
aynı zamanda, küresel ticaret
hacminin düşük seviyede
seyrettiği bir yıl olmuştur.
“Katılım bankacılığı, büyüme için bulunmaz bir fırsattır”
Osman AKYÜZ
TKBB Genel Sekreteri